Resmi dil Türkçe böyle de kalacak..

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, büyük sevgi gösterileriyle karşılandığı
Diyarbakır’da, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in makam
koltuğuna oturdu ve “Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dili Türkçe’dir, bu
böyle de devam edecektir. Ayrıca devletin ve kamu kurumlarının dili
Türkçe’dir, ortak dilimizdir” dedi.


CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, dün 2’nci kez geldiği Diyarbakır’da,
Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Osman
Baydemir, Gül’e, ‘Büyük Türkçe-Kürtçe Sözlük’ ile Matrakçı Nasuh’un bir
çizimini armağan etti. Baydemir, “Sayın Cumhurbaşkanım, kabul
buyurursanız, içtenlikle mutlu olacağım. Güzel Türkçemizin ve güzel
Kürtçemizin lügatıdır. Toplam 40 bin kelimelik bir hazineye sahiptir.
Takdim etmekten büyük bir şeref duyuyorum” sözleriyle sözlüğü Gül’e
verdi. Gül, “Verdiğiniz lugatı memnuniyetle aldım. Bu da tabii buranın
bir sosyolojik gerçeğidir” dedi. Baydemir’in makam koltuğuna oturan Gül,
sözlerini şöyle sürdürdü:

Hepsi de bizim dilimizdir

Son günlerde çok tartışılıyor. Bunu doğru mecrasında koymak isterim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dili Türkçe’dir, bu böyle de devam
edecektir. Ayrıca devletin ve kamu kurumlarının dili Türkçe’dir, ortak
dilimizdir ama şu da bir gerçektir ki halkımızın içerisinde Türkiye
Cumhuriyeti vatandaşları arasında farklı farklı dilleri konuşan
vatandaşlarımız vardır, yörelerimiz vardır. Burada nasıl Kürtçe
konuşuluyorsa, başka yerlerde Arapça konuşan vatandaşlarımız var.
Sayıları azalmış bile olsa gayrimüslim vatandaşlarımızın konuştuğu
diller var. Bunların hepsi de bizim dilimizdir, hepsi de bizimdir.

Kültür mirasımızdır

Zaten Anayasamızda kültür mirasını korumak diye bir görevimiz de vardır.
Bunların bir kısmı kültür mirası, bir kısmı yaşayan miraslardır.
Dolayısıyla bu çerçeve içerisinde, bütün olaylara gayet sağlıklı bir
şekilde bakmamız gerekir, bütün bunları hep bir zenginlik olarak
görmemiz gerekir ve hep beraber gayet olumlu, yapıcı bir şekilde
ülkemizi hep beraber daha güçlü hale getirmek, bütün vatandaşlarımızı
her bakımdan daha mutlu hale getirmek için elbirliği içinde çalışmamız
gerekir.

Daha güçlü oluruz

Tarih boyunca Diyarbakır’ın gerek ticaret gerekse medeniyetlerin gelip
geçtiği, çok büyük kütüphanelerin kurulduğu, çok büyük ilim adamlarının,
din adamlarının yetiştiği merkez olmuştur. Bugün için de Diyarbakır çok
önemlidir. Bugün de yine Türkiye’nin her zaman gündemindedir.
İnanıyorum ki çok daha fazla gelişecektir, çok daha fazla kalkınacaktır.
Her yöremizin kendisine has özellikleri vardır. Türkiye büyük bir
ülkedir. Biz büyük bir milletiz. Bu büyük millet içerisinde farklı
farklı özelliklerimiz, övündüğümüz zenginliklerimiz vardır. Tüm bu
farklılıkları hep zenginlik olarak, tabii ki görmemiz gerekir. O zaman
hepimiz daha güçlü oluruz.

Basına kapalı 30 dakika

Gül, basına kapalı olarak Baydemir ile makamında yaklaşık 30 dakika
görüştü. Gül’ün belediyeden ayrılmasından sonra Baydemir’in
Cumhurbaşkanı’na hitaben yaptığı konuşmanın metni dağıtıldı. Baydemir,
Gül’e kentte yapılan hizmetleri sıraladıktan sonra, Diyarbakır
surlarının acilen restorasyonu ve UNESCO’nun Dünya Mirası listesine
alınması konusunda desteğini istedi. Baydemir, daha sonra “Sizlerin de
ifade ettiği gibi Türkiye’nin en büyük sorunu Kürt sorunudur” diyerek,
özetle şunları söyledi:

Barışa vesile olsun

“Bu sorun mevcut haliyle sadece Kürt yurttaşlarımızı değil, tüm ülke
insanını etkilemekte, sadece bugünümüzü değil geleceğimizi de ipotek
altına almaktadır. Ahlaki, vicdani ve siyasi sorumluluğun gereği olarak
hiç kimsenin Kürt sorununun çözümünü seçim hesaplarına kurban etmeye
hakkı yoktur, olamaz. Ülkemizde yaşayan her yurttaşın, zenginliğimiz
olan bütün dil ve kültürlerimizin barış içerisinde ve özgürce bir arada
yaşayabileceklerine olan inancımla, ziyaretinizin kalıcı bir barış için
gerekli somut adımlara vesile olmasını temenni ediyorum.”

İki dilli ‘Hoş geldiniz’

DİYARBAKIR Büyükşehir Belediyesi Cumhurbaşkanı Gül’ü kentte hem Türkçe
‘Sayın Cumhurbaşkanımız kentimize hoş geldiniz’ hem de bu anlama gelen
Kürtçe billboard ve pankartlarla karşıladı. Gül, belediyeyi ziyaretinde
yaptığı konuşmada Diyarbakır’a övgüler yağdırdı. Diyarbakır’ın sadece
Anadolu’nun değil, tarih boyunca Ortadoğu’nun büyük merkezlerinden biri
olduğunu vurgulayan Gül, “Burası çok büyük kütüphanelerin kurulduğu,
büyük ilim ve din adamlarının yetiştiği merkezdir” dedi.
Cumhurbaşkanı’nın belediyeden sonraki durağı Diyarbakır Organize Sanayi
Bölgesi’ydi. Gül, ilk olarak Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği
(DİSİAD) Başkanı Raif Türk’e ait Dimer Mermer Fabrikası’nı gezdi.
Referandumda ‘Evet’ diyeceklerini açıklayan sivil toplum örgütleri
arasında yeralan DİSİAD Başkanı Türk tehdit edilip, Lice İlçesi’ndeki
mermer ocağı PKK’lılar tarafından basılmış ve iş makineleri yakılmıştı.
Gül, ardından işadamlarıyla bir araya geldi.

Güllerle karşıladılar

CUMHURBAŞKANI Gül ve Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir,
karşılama sırasında samimi görüntüler verdi. Gül, davul-zurna eşliğinde
folklor ekibinin gösterisini ilgiyle izlerken, Baydemir kendisine oyunla
ilgili bilgiler verdi. Gül, havaalanı çıkışında kendisini karanfiller
ve güllerle karşılayan bir grup vatandaşın gösterdiği büyük ilgi üzerine
otomobilinden inip, sohbet etti. BDP’nin kalesi olarak bilinen merkez
Bağlar İlçesi’nden geçişi sırasında da vatandaşlar Gül’e yoğun sevgi
gösterisinde bulundu. Valilik önünde ise vatandaşlar Gül’e güller
attılar.

Kürtçe müzik dinledi

CUMHURBAŞKANI Gül’ün Şato Park Restaurant’da katıldığı akşam yemeğinde,
Anadolu Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi Oda Orkestrası da bir konser
verdi. Daha sonra Diyarbakırlı sanatçı Bedri Ayseli, ‘Rındamın’
‘Güzelim’ adlı Kürtçe parçayı söyledi. Cumhurbaşkanı Gül de ‘Bravo’
diyerek sanatçıyı alkışladı.