HSYK'nın, Cihaner'in tutuklanmasıyla Erzurum'daki 4 savcının yetkilerini kaldırması yargıçlara, Yargıtay Başsavcısı'nın Habur'daki soruşturma sürecini incelemeye alması ise siyasete gözdağı olarak yorumlandı
Hâkimler ve savcılar yaz kararnamesiyle somut olarak gözlenmeye başlayan, Yargıtay'ın telefonlarının dinlenmesiyle gelişen ve son olarak Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanmasıyla zirveye ulaşan yargı krizi dün iki büyük patlamaya neden oldu.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Erzurum Özel yetkili Başsavcı Vekili ve özel yetkili üç savcının yetkilerini kaldırırken, bu dört kişiyle Erzurum Başsavcısı'nın yanı sıra "ilgililer" hakkında suç duyurusunda bulunma kararı aldı. Yargıtay Başsavcılığı da Erzurum ile Habur'daki soruşturma süreçlerinde, yargının siyasetin etkisi altına girip girmediğini araştırmak için inceleme başlattığını açıkladı.
OLAĞANÜSTÜ GÜN
Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanmasının ardından Ankara'daki yoğun trafik, HSYK'nın olağanüstü toplantısıyla başladı.
Kurul'un Yargıtay ve Danıştay kökenli 5 üyesi sabah saatlerinde toplantıya geçti. Kurul Başkanı Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in katılmadığı toplantıya Kurul'un doğal üyesi Bakanlık Müsteşarı Ahmet Kahraman yaklaşık bir saat gecikmeli olarak geldi.
Kulislerde Kahraman'ın toplantıya, gelmemesi halinde kendisine yönelik olası suç duyurusunun da önüne geçmek amacıyla katıldığı yorumları yapıldı.
Adalet Bakanı'nın yerine kıdemli yedek üye Coşkun Öztürk toplantıda hazır bulundu.
HSYK'da önce, Erzurum Başsavcılığı'nın görev ve yetkilerini aşıp aşmadığının görüşülmesi oybirliği ile karara bağlandı.
Ancak toplantının ilerleyen aşamalarında Müsteşar ile Kurul'un seçilmiş yargıç üyeleri arasında tartışma yaşandı. Müsteşar Kahraman, "Yapılan bir yanlışlık varsa bu, hukukun kendi kuralları içinde düzeltilebilir.
Sürece müdahale edilmemeli" dese de diğer üyeleri ikna edemedi. Kahraman, çoğunluk görüşüne karşı çıktı ve karar, oy çokluğuyla alındı.
BİR İLK YAŞANDI
Toplantı sonunda Kurul, Erzincan Başsavcısı Cihaner'in gözaltına alınması, makamı ile evinin aranması ve tutuklanması isteminde bulunan savcıların görev ve yetkilerini aştığını tespit etti.
HSYK bu tespitinden sonra tarihinde bir ilke imza attı. HSYK, Cihaner'in makamının aranması işlemine katılan ve ifadesini alan Erzurum Özel Yetkili Başsavcı Vekili Tarık Gür, özel yetkili savcılar Rasim Karakullukçu, Mehmet Yazıcı ve Osman Şanal'ın yetkilerini kaldırdı.
Böylelikle bu dört savcı, Erzurum Adliyesi'nde düz savcı oldu. HSYK ayrıca, Erzurum Başsavcısı Sinan Kuş ve Vekili Gür ile diğer üç savcı hakkında suç duyurusunda bulunma kararı da aldı.
HSYK, bu konudaki yazılı açıklamasında, "diğer ilgililer hakkında da suç duyurusunda bulunulacağı"nı duyurdu. HSYK kaynakları, bu ifadede yer alan "ilgililerin" Başsavcı Cihaner'in makamındaki aramayı fiilen yapan polisler ile bu polislere izin veren amirlerini kapsadığını belirttiler.
Kurul'da, tutuklama kararı veren hâkim ve bu karara karşı yapılan itirazı reddeden mahkeme heyeti hakkında da suç duyurusunda bulunulup bulunulmayacağı görüşüldü ancak bu konuda görüş birliğine varılamadığından, hakkında suç duyurusunda bulunulacak "ilgililer" sadece polislerle sınırlı tutuldu.
2. BOMBA YALÇINKAYA'DAN
HSYK, Erzurum'daki savcıların yetkilerini alırken Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya da kısa ama "Yeni bir kapatma davası mı geliyor?" sorusunu akıllara getiren bir açıklama yaptı.
Başsavcı Yalçınkaya, yazılı açıklamada şunları kaydetti: "Yargının siyasi güçlerin etkisi altında bulunup bulunmadığının, bireyi kamu gücünden koruyan hukuk kurallarının uygulanıp uygulanmadığının tespiti, dolayısıyla demokrasi ve hukuk devletinin korunup yerine getirilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Habur, Erzincan ve Erzurum adli yargı çevrelerinde yargıyı yıpratan, yargıya olan güveni sarsan adli tahkikatlar incelemeye alınmıştır." Başsavcılık kaynaklarının, "Burada incelenen, siyasilerin bu soruşturmalara etkisinin bulunup bulunmadığıdır.
Başsavcılık, siyasi partilerin her türlü faaliyetlerini incelemektedir" değerlendirmesinde bulunması dikkat çekti.
Hâkimler ve savcılar yaz kararnamesiyle somut olarak gözlenmeye başlayan, Yargıtay'ın telefonlarının dinlenmesiyle gelişen ve son olarak Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanmasıyla zirveye ulaşan yargı krizi dün iki büyük patlamaya neden oldu.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Erzurum Özel yetkili Başsavcı Vekili ve özel yetkili üç savcının yetkilerini kaldırırken, bu dört kişiyle Erzurum Başsavcısı'nın yanı sıra "ilgililer" hakkında suç duyurusunda bulunma kararı aldı. Yargıtay Başsavcılığı da Erzurum ile Habur'daki soruşturma süreçlerinde, yargının siyasetin etkisi altına girip girmediğini araştırmak için inceleme başlattığını açıkladı.
OLAĞANÜSTÜ GÜN
Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in tutuklanmasının ardından Ankara'daki yoğun trafik, HSYK'nın olağanüstü toplantısıyla başladı.
Kurul'un Yargıtay ve Danıştay kökenli 5 üyesi sabah saatlerinde toplantıya geçti. Kurul Başkanı Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in katılmadığı toplantıya Kurul'un doğal üyesi Bakanlık Müsteşarı Ahmet Kahraman yaklaşık bir saat gecikmeli olarak geldi.
Kulislerde Kahraman'ın toplantıya, gelmemesi halinde kendisine yönelik olası suç duyurusunun da önüne geçmek amacıyla katıldığı yorumları yapıldı.
Adalet Bakanı'nın yerine kıdemli yedek üye Coşkun Öztürk toplantıda hazır bulundu.
HSYK'da önce, Erzurum Başsavcılığı'nın görev ve yetkilerini aşıp aşmadığının görüşülmesi oybirliği ile karara bağlandı.
Ancak toplantının ilerleyen aşamalarında Müsteşar ile Kurul'un seçilmiş yargıç üyeleri arasında tartışma yaşandı. Müsteşar Kahraman, "Yapılan bir yanlışlık varsa bu, hukukun kendi kuralları içinde düzeltilebilir.
Sürece müdahale edilmemeli" dese de diğer üyeleri ikna edemedi. Kahraman, çoğunluk görüşüne karşı çıktı ve karar, oy çokluğuyla alındı.
BİR İLK YAŞANDI
Toplantı sonunda Kurul, Erzincan Başsavcısı Cihaner'in gözaltına alınması, makamı ile evinin aranması ve tutuklanması isteminde bulunan savcıların görev ve yetkilerini aştığını tespit etti.
HSYK bu tespitinden sonra tarihinde bir ilke imza attı. HSYK, Cihaner'in makamının aranması işlemine katılan ve ifadesini alan Erzurum Özel Yetkili Başsavcı Vekili Tarık Gür, özel yetkili savcılar Rasim Karakullukçu, Mehmet Yazıcı ve Osman Şanal'ın yetkilerini kaldırdı.
Böylelikle bu dört savcı, Erzurum Adliyesi'nde düz savcı oldu. HSYK ayrıca, Erzurum Başsavcısı Sinan Kuş ve Vekili Gür ile diğer üç savcı hakkında suç duyurusunda bulunma kararı da aldı.
HSYK, bu konudaki yazılı açıklamasında, "diğer ilgililer hakkında da suç duyurusunda bulunulacağı"nı duyurdu. HSYK kaynakları, bu ifadede yer alan "ilgililerin" Başsavcı Cihaner'in makamındaki aramayı fiilen yapan polisler ile bu polislere izin veren amirlerini kapsadığını belirttiler.
Kurul'da, tutuklama kararı veren hâkim ve bu karara karşı yapılan itirazı reddeden mahkeme heyeti hakkında da suç duyurusunda bulunulup bulunulmayacağı görüşüldü ancak bu konuda görüş birliğine varılamadığından, hakkında suç duyurusunda bulunulacak "ilgililer" sadece polislerle sınırlı tutuldu.
2. BOMBA YALÇINKAYA'DAN
HSYK, Erzurum'daki savcıların yetkilerini alırken Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya da kısa ama "Yeni bir kapatma davası mı geliyor?" sorusunu akıllara getiren bir açıklama yaptı.
Başsavcı Yalçınkaya, yazılı açıklamada şunları kaydetti: "Yargının siyasi güçlerin etkisi altında bulunup bulunmadığının, bireyi kamu gücünden koruyan hukuk kurallarının uygulanıp uygulanmadığının tespiti, dolayısıyla demokrasi ve hukuk devletinin korunup yerine getirilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Habur, Erzincan ve Erzurum adli yargı çevrelerinde yargıyı yıpratan, yargıya olan güveni sarsan adli tahkikatlar incelemeye alınmıştır." Başsavcılık kaynaklarının, "Burada incelenen, siyasilerin bu soruşturmalara etkisinin bulunup bulunmadığıdır.
Başsavcılık, siyasi partilerin her türlü faaliyetlerini incelemektedir" değerlendirmesinde bulunması dikkat çekti.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]